Erdoğan'ın yeni prensi

Abone Ol

Beklenen AK Parti 8. Olağan Kongresi hafta sonu gerçekleşti.
Son yazımızın konusu da kongreydi ve epey bir geri dönüş aldım. 
İsimlerin dışında pek değişim olmaz demiştik. 
Öyle mi oldu? 
Bakalım.
Evet, epey bir isim değişikliği oldu. 
Değişen isimlerin arasında hem transferler hem akademisyenler de var. 
Hatta dostum kıymetli hocam Prof. Dr. Zakir Avşar’ı da gördüm. 
Ekipleşmeler de gözlemliyorum. 

ERDOĞAN’IN KONUŞMASI VE TOPLUMSAL DİL

Ama Erdoğan’ın uzun konuşmasında, 2017’lerde kendisinin ortaya attığı metal yorgunluğun tedavisinin işaretleri çok net değildi. 
Mesela toplumsal sorunlara bakışlarda klasik söylemler aşılamamıştı. 
Bu zamanın dilini yakalayabilen bir söylem işitmedik. 
Bu gibi nedenlerle AK Parti Kongresinin ne kadar değişim ve dönüşüme evrileceği, yeni genel merkezin şekillenen kadrolarının çalışmaları ile belli olacak. 
Yeni oluşan Genel Merkez yönetiminde de köklü değişim oluşmadı. 
Genel başkan vekillikleri, Siyasi İşler mesela, devam ediyor. 
En önemlisi de Seçim İşleri adeta tapulanmış. 
O kadar seçim hezimetinde payları yokmuş gibi.
Fakat parti tabanına yakın bazı genel başkan yardımcılıklarında sürpriz değişim oldu. 
Teşkilat Başkanlığı, Genel Sekreterlik, Medya ve Tanıtım, İdari ve Mali İşler gibi partinin kasası el değiştirdi. 
Tüm bu görevlere yeni isimler getirildi. 
Aynı zamanda genç isimler. 
Bu başkanlıkların en önemli özelliği, sürekli tabanla ilişkili olmaları. 

ESKİ EKİP ŞİMDİLİK TASFİYE

Getirilen isimlerin ortak özelliğinin genç olmalarının dışında, bir ekip olup olmadıklarını da bilmiyorum. 
MKYK’da olup da görevleri devam etmeyen Hamza Dağ, Erkan Kandemir, Fatih Şahin bildiğim kadarı ile sıkı ekiptiler. 
Parti içinde de güçlü kadro kurma imkanları vardı. 
Erdoğan sonrası için parti kadrolarını şekillendirmeleri konusunda da yetkileri vardı.

BAKANLIĞA İSİMLERİ GEÇİYOR

Fakat bu imkanı kullanamadıkları ortada. 
Şimdilik kenara çekildiklerini görüyoruz. 
Kaldı ki kongre öncesi saydığımız bu isimler kulislerde bakanlıklara kaydırılacaklar arasındaydı. 
Bakanlık değişiminde bu isimlerin konumuna göre tasfiye mi oldukları, yoksa rütbe mi aldıkları netleşir. 
MYK’da yerini koruyanlara bakıldığında, taban ve seçmenle çok irtibatı olmayan makamlar. 
Bu nedenle rutin işleri var.

YENİ YÖNETİMDE VELİAHT HAZIR

Aslında 3 saat gibi jet hızı ile işleyen bir süreç olarak tamamlanan ve yürütme organları da oluşan AK Parti’de hissedilen ne metal, ne de mental bir değişim yok gibi. 
Fakat satır aralarına girildiğinde ciddi bir ekip değişikliği söz konusu. 
Hatta Erdoğan’ın Genel Merkez yönetimine kendinden sonra görevi gönül rahatlığı ile devredeceği potansiyel isimleri yerleştirdiği derin kulislerde konuşuluyor. 
Hatta; “Benden sonra parti size emanet. İşte fırsat. Partiyi ayağa kaldırın” dediği iddiası da var. 
Gençlik içinden gelen bu ekiplerin CV’leri pek yabana atılır gibi değil. 
Hatta içlerinden bazılarının Dışişleri’ne getirilmesi alternatifler arasında.

PR’CI NEDEN ÖDÜLLENDİRİLDİ?

Yeni yönetimde anlam vermekte zorlandığımız bazı isimler var.
İYİ Partili birçok vekilin MKYK’ya girdiği gündem olmasına rağmen, İYİ Parti’nin bugün düştüğü durumun sorumlusu sayılacak PR şirketinin sahibinin MKYK ve ardından MYK’ya girmesi enteresan değil mi? 
Bu konu gözlerden kaçtı. 
Faruk Acar, Bursa merkezli anket firması olarak adını duyurarak sonradan bir şekilde AK Parti genel merkezine önce seçim stratejisti, sonra kampanya yürütücü olarak girdi. 
Sonra başarısız diye gönderildi. 
Sonra İYİ Parti’nin her şeyi olarak karşımıza çıktı. 
MKYK’da ismini görünce anladık ki İYİ Parti’den sadece vekiller değil, PR’cılar da transfer edilmiş. 
Medya ve Tanıtım Başkanlığı da teslim edilmiş.
Bu neyin mükafatı diye düşünürken, 3 Mart 2023’te Meral Hanım’ın devirdiği 6’lı masa olayındaki rolü aklıma geldi.
Mesela 2 saat içinde geri dönüş mesajına aracılık eden gibi...
Var mıydı bilmiyorum.
Neyse aklıma takıldı sadece...
Şimdilik kalın sağlıcakla...