Diyarbakır’dan Avrupa, Ortadoğu ve ABD’ye oluklu mukavva ihracatı yapan ve Gümrük Müdürlüğü verilerine göre kentte en çok ihracat gerçekleştiren 5 firma arasında yer alan Yeşil Ambalaj A.Ş. Genel Müdürü Hasan Yeşil, iş insanlarının finansa erişimi konusunda Güneydoğu’daki banka müdürlüklerine finansal özerklik verilmesini istedi.

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde kahvaltılı basın toplantısında gazetecilerle bir araya gelen Yeşil Ambalaj A.Ş.’nin Genel Müdürü Hasan Yeşil, Diyarbakır’dan Avrupa, Ortadoğu ve ABD’ye oluklu mukavva ihracatı yapan ve Gümrük Müdürlüğü verilerine göre kentte en çok ihracat gerçekleştiren 5 firma arasında yer alan şirketin 2023 hedeflerini anlattı. 2016’da üretime başladıklarını hatırlatan Yeşil, yerelden ulusala, ulusaldan dünya pazarına açılma sürecinde Yeşil Ambalaj’ın haber ve tanıtımına yer veren, yerel ve yerelde görev yapan ulusal basın mensuplarına teşekkür etti.

Aradan geçen 7 yılda üretim, ihracat ve istihdamı artırdıklarını belirten Yeşil, “Çok şükür ara ara ihracata dönük yatırımlarımız oldu. Kapasite artışına dönük yatırımlarımız oldu. Şimdi otomasyonla ilgili dijital dönüşümle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Üretim süreçlerinden sonra iş süreçlerimizi de tamamen dijital ortama taşımak için çalışmalar yapıyoruz. Şirketin böylece bir kurumsal hafızasını da oluşturmuş olacağız. 250 kişinin çalıştığı, Diyarbakır’dan Ortadoğu’ya, Avrupa’ya ve hatta Amerika’ya ihracat yapan bir oluklu mukavva firmasıyız” dedi.



"Şartlar ne olursa olsun istihdama bir sosyal sorumluluk olarak bakıyoruz"

Diyarbakır Gümrük Müdürlüğü verilerine göre, 2022’nin ilk 11 ayında en çok araç çıkışı yapan ve en çok beyanname açan firma olduklarını vurgulayan Yeşil, şöyle devam etti:

“Yani çıkış yapan araç sayısı bakımından diyelim ki bugün ilk 11 ayda Diyarbakır gümrüğünden yaklaşık 3 bin araç çıkışı yapmış. Bunun 700’ü Yeşil Ambalaja ait, yani yaklaşık yüzde 25’i. Yapılan ihracat tutarı bazında da Yeşil Ambalaj’ın sıralaması değişmekle birlikte ilk beşteyiz. Tabii ihracatı ayrıca önemsiyoruz. Hem bölgenin kalkınması için hem de istihdamı daha da arttırmak için ihracata yönelmemiz şart. Çünkü iç piyasada zaman zaman istikrarsızlıklar oluyor ve yine hedef pazarlarımızdan biri olan Ortadoğu’da dönem dönem istikrarsızlıklar oluyor. Bu bizi hem Avrupa’ya hem de yine 2023’te hedef pazarımız olan Amerika’ya yöneltti. Yeşil Ambalaj’ın çalışmaları, yatırımları inşallah bundan sonra da devam edecek. Şartlar ne olursa olsun istihdama da bir sosyal sorumluluk olarak bakıyoruz. İhracatımızda ilgili de gelişmeler oldukça sizlerle paylaşacağız.”

Yatırımcıların bankalardan krediye ulaşmada çektiği sıkıntılarla ilgili bir soru üzerine Yeşil, Doğu ve Güneydoğu’daki banka müdürlüklerine yetki verilmesini istedi. Yeşil, “Bölgede uzun süredir iş dünyasında çok konuştuğu, üzerinde durduğu bir sorun. Hatta finansmana erişimden zorluk yaşayan firmaların sermaye göçü yaptığını, yani firmaların merkezlerini Diyarbakır’dan batıya taşıdıklarını biliyoruz. Bunun iki sebebi var. Güneydoğu Anadolu’da kamu bankalarının bölge müdürlüklerinin limit tahsis yetkisi sınırları. Bir bankanın limit tahsisi etkisi hiç yok. Bugün bölge müdürlüğü istese de tabiri caizse 100 bin TL bile verme yetkisi yok. Dolayısıyla kredilerin önemli bir kısmı genel müdürlük tahsis birimine gidiyor" şeklinde konuştu.

"Özellikle bazı bankalar, yani hiç limiti olmayan bankanın dışında başka bir kamu bankasının 20 milyon TL tahsis limiti var" diyen Yeşil, "Bugünün enflasyonunda 20 milyon TL ile bir yatırım yapılmayacağını az çok tahmin ediyoruz. Tabi bu 20 milyon TL üst limit. Kredi notu A çıkan firmalar için. Kredi notu kaç tane firma var deseniz Güneydoğu Bölgesi’nde herhalde 2-3 tane en fazla çıkar. Diğer bir bankanın da 35 milyon TL yatırım kredisi tahsis limiti var. Tabi bu da şu an için yetersiz geliyor. Bu finansmana erişim sorununu nasıl çözebiliriz. Öncelikle Genel Müdürlük yetkililerinin bir kısmının Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürlüklerine devredilmesi lazım" ifadelerinde bulundu.

Merkezdeki yetkinin yerele devredilmesi lazım değerlendirmesinde bulunan Yeşil, "Buna finansal özerklik de diyebiliriz. Bugün bu bölgede yatırım yapacak kişilerin kredi değerlendirmesi bölgedeki uzmanlar tarafından yapılmalı. İstanbul’da genel müdürlükteki proje yatırım birimlerinin bizi doğru, objektif bir şekilde değerlendirmesi biraz zor. Çünkü Diyarbakır’ı, Mardin’i, Siirt’i, Şırnak’ı ve Van’ı iyi bilmeniz lazım. Buradaki yatırımlar bazen 200 milyon, 300 milyon TL’lik yatırım kredisi başvuruları oluyor. Bir bankacı bölgeyi değerlendirirken limana uzaklık bir olumsuzluk olarak değerlendirilir. Ham maddeye uzaklık bir olumsuzluk, bölgede yaşanan olaylara olumsuz bakarlar. Hedef pazar ihracatsa en başta bizim şu an Diyarbakır olarak en çok ihracat yaptığımız ülke Irak. Irak’a ihracat yapan ülkeler de yine olumsuz firmalar olarak görünüyor" dedi.