Yunanistan'ın adası Santorini başta olmak üzere Ege Denizi'ndeki Kiklad Adaları'nda hissedilen depremler büyük endişeye neden oldu. 570’den fazla deprem meydana geldi. Ada sakinleri evlerini terk etmeye başladı. Öte yandan bölgede bulunan yanardağın da patlayabileceği endişesi tedirginliğe neden oldu. Yunanlı yetkililer sarsıntıların volkanik faaliyetle bağlantılı olmadığını açıkladı. Meteoroloji ve Afet Yönetimi Profesörü Prof. Dr. Mikdat Kadioglu ise yanardağın patlaması durumunda kül nedeniyletarım ve su kaynaklarının tehlikeye gireceğini paylaştı.
PATLARSA HEPİMİZE ALLAH'A ISMARLADIK
Muğla'ya gelen Prof. Dr. Celal Şengör, Ege Denizi merkezli depremleri değerlendirdi. Şengör, "Depremlerin ne tür deprem olduğu, derinliklerini öğrendim, 7 kilometre. Yani burada normal bir derinlik, beklenilen bir şey” dedi. Şengör, bu depremlerin ne tür depremler olduğunun da son derece önemli olduğunu kaydederek “Bir de tam olarak nerede kümeleniyorlar? Vallahi oradaki yanardağ aktif zaten. Yalnız orası patlarsa hepimize Allah'a ısmarladık" dedi.
TUSUNAMİ TEHLİKESİ VAR! ANCAK İSTANBUL'DAN FARKLI
"Depremlerin türleri ne? Onu görebilmeyi çok isterim” ifadelerini kullanan Şengör, “Şimdiden bir şey söylemek mümkün değil. Şimdi söylenebilecek bir şey var. Harita üzerinde nasıl görünüyor bunlar?” diyerek konuşmasına şöyle devam etti: “Buradaki fayların her biri normal fay. Bunların hepsi tsunami yapar. Çünkü tsunaminin olabilmesi için deniz tabanında yer değişimi olması lazım. Topograf yanı değişmesi lazım. Mesela İstanbul öyle değil. İstanbul'daki fay, yan yana fay. Orada tsunami tehlikesi ancak yer kayması olursa olur. Ama bir yer kayması olduğu zaman da orada 7 metreye kadar olabiliyor yani."
VOLKAN PATLARSA SU KAYNAKLARI TEHLİKEDE
Meteoroloji ve Afet Yönetimi Profesörü Prof. Dr. Mikdat Kadioglu da konuya ilişkin sosyal medyadan şu açıklamalarda bulundu: "Yanardağ patlar ise lodos ve batılı rüzgarlarla tüm kül vb. üzerimize gelir. Tarım ve su kaynakları, halk sağlığı, havacılık vb. tehlikeye girer."