KAYSERİ (AA) - RAMAZAN KAYA - Kayseri'de hayatı boyunca dizlerinin üzerinde yürüyen 72 yaşındaki bedensel engelli Hasan Güler, iki çocuğunu ve eşini kaybetmesine rağmen hayata sımsıkı tutunuyor.

Henüz 1,5 yaşındayken geçirdiği ateşli hastalık sonucu bacakları felç kalan, 18 yaşında evlendiği Arife Güler'den dünyaya gelen 2 çocuğundan birini henüz 3 yaşında, diğerini de 37 yaşında trafik kazası sonucu kaybeden Hasan Güler, eşi de geçen yıl vefat edince gelini Fatma Güler ve iki torununun yanında yaşamaya başladı.

Çocukken ailesinin kucakta taşıdığı Güler, yaklaşık 60 yaşına kadar gideceği yere ayakkabı taktığı ellerini kullanarak dizlerinin üzerinde ulaşmaya çalıştı.

Bir arkadaşının 12 yıl önce verdiği, ölen annesinin tekerlekli sandalyesi sayesinde daha rahat hareket etme imkanına kavuşan Güler, yaşadığı bütün olumsuzluklara rağmen hayata gülerek bakıyor.

Güler, AA muhabirine, 1,5 yaşındayken ateşli hastalık geçirdiğini, köyündeki bir sağlıkçı tarafından müdahale edilmesine karşın engelli kaldığını söyledi.

Bacaklarını kullanamadığı için hayatının büyük bölümünde ellerine ayakkabı takarak hareket ettiğini belirten Güler, şunları anlattı:

"Ellerimin üzerinde yürüyordum. Eskiden lastik ayakkabılar vardı, onları giyerdim. Böylece ellerime kar dolmazdı. Taktığım zaman mutlu oldum. Ayaklarım yere az değiyordu, dizlerim yere değdiği için deriden koruyucu dizlik dikerdik. 15 günde bir değiştirirdik, diker diker değiştirirdik, yoksa pantolonum eskirdi. Şimdi lastik takıyorum."

- "Onsuz yaşanmaz" dediği eşinin ölümüne bile alıştı

Engellilik durumunun başta kendisine çok ağır geldiğini ve insanların tavırlarından rahatsız olduğunu vurgulayan Güler, zamanla bu durumu kabullendiğini, "onsuz yaşanmaz" dediği eşinin ölümünü bile alıştığını belirtti.

Gelini ve iki torunu ile yaşadığını anlatan Güler, şöyle devam etti:

"İki torun kaldı bir de gelin var. Onların yanında idare ediyorum. Bunların yanında mutlu oluyorum. Allah bir ekmek veriyor, yiyoruz. Güzel güzel yaşıyoruz. Hükümetimiz yardım ediyor. Eksiğimiz oldu mu yanımızda. Dostlarımız da yanımızda, belediyelerimiz yanımızda, halkımız zaten bizimle. Şimdi hiç ihtiyacım kalmadı dünyada. Emekli oldum. Aç kaldığım gün olmadı. Hiç mutsuz olduğum gün de olmadı. Evladımdan umut bekliyordum. Büyüyecek de bana bir ekmek getirecek de onun sayesinde yaşayacağım diyordum. Hep sizin gibi dostlar evlatmış bana. Evlat haceti kalmadı."

Soyadı gibi hayata gülerek baktığını kaydeden Güler, "Şansımızdan soyadımız Güler yazılmış. Eksiklik hissetmiyorum kendimde. Gülerek yaşıyoruz, ağlayarak değil." ifadelerini kullandı.