İSTANBUL (AA) - TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, bilgiyi üreten ve bilgiyi kullanan kurumlar arasındaki ilişkinin geçmişte tek yönlü olduğunu belirterek, "Ama bu dönem bize gösterdi ki gelecekte karşılaşacağımız sorunlar veya güçlükleri tek taraflı ilişkiyle çözmek mümkün değil." dedi.

Balparmak AR-GE Merkezi ve TÜBİTAK MAM iş birliğiyle geliştirilen yeni ürünlerin tanıtımı, Balparmak Genel Müdürü Onur Özyurt ev sahipliğinde, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Mandal ve Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada'ın katılımıyla şirketin Çekmeköy'deki tesisinde düzenlenen basın toplantısıyla yapıldı.

Toplantıda konuşan Mandal, salgınla birlikte öncesi ve sonrası şeklinde ifade edilen bir yaklaşım olduğunu, öncesinde karşılaşılan güçlüklerin daha bilinen yöntemlerle ama aynı zamanda da geleneksel iş birliği yöntemleriyle çözülebildiğini, geçmişte yapılan birçok bilimsel buluşlar ve ona bağlı olarak da ürünleşme sürecinin biraz daha bunun üzerine olduğunu aktardı.

Mandal, salgın hastalıkların gelecek 10 yılın gündeminde yer almaya devam edeceğini, bir diğer eş zamanlı konuşulacak konunun ise iklim değişikliği ve etkileri olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Baktığımız zaman belki ikisi ayrı konular gibi gözükse de ikisi birbirinden tamamen beslenen konular. Yani çevre sağlığı ile insan sağlığına baktığımız zaman arasında direkt bir ilişki var. Ama genelde değerlendirme sanki ikisi ayrı konularmış gibi. Ama her iki konuya baktığımız zamanda bu iki konunun ortak özelliği karmaşık olması, değişken ve dinamik olması. Dolayısıyla bu konuda geliştirilecek olan çözümlerin yenilikçi bir bakışla, yaklaşımla gerçekleşmesi gerekiyor.

Bilgiyi üreten kurumlar ile bilgiyi kullanan kurumlar arasındaki ilişki geçmişte tek yönlü bir ilişkiydi. Ama bu dönem bize gösterdi ki gelecekte karşılaşacağımız sorunlar veya güçlükleri tek taraflı ilişkiyle çözmek mümkün değil. İkinci bir boyutu da teknolojik boyutta geliştireceğiniz bir çözümün kendi başına yeterli olmayacağı ki bunu pandemi gösterdi, bu ilişkinin tersine olmasından dolayı iş birliği modelleri dünyada değişiyor.

İş birliği odaklı çözümler geçmişte yeterliydi, şimdi ise birlikte iş yapma modeline çok daha fazla ihtiyaç var. Tersine ilişki ve üretilen bilginin değer zincirinde ticarileşmeyle birlikte toplumla halk sağlığı açısından buluşma noktası. Ben çalışmayı Türkiye'de bu yönde başlatılan ve başlatılacak olan bütün girişimlerde birlikte iş yapma için iyi bir örnek olacağını düşünüyorum."

- "İki kurum arasında çok güçlü bir ilişki ve iş birliği oluştu"

Balparmak Genel Müdürü Özyurt da bu projenin parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Biz bir özel sektör kuruluşu olarak ürün üreten bir kurum niteliğine sahiptik ama bu proje vasıtasıyla 2 yıl boyunca devam eden bu süreçte öğrenen ve üreten, teknoloji ve bilgiden öğrenen ve bunları ürünlerini yansıtabilen bir kurum niteliğine de kavuşmuş olduk. Nitekim MAM'ın değerli mensupları ve bizim araştırma ekibimiz arasında şu anda gördüğünüz ilişki de onu gösteriyor. İki kurum arasında çok güçlü bir ilişki ve iş birliği oluşmuş oldu böylelikle. Ben bunun ürünlerden bile değerli olduğunu düşünüyorum.

Çünkü bugün 3 ürün konuşuyoruz ama yarın daha fazla ürün ve farklı teknoloji konuşuyor olacağız. Umarım diğer tüm özel sektör kuruluşları için bu bir işaret olur. TÜBİTAK'ın sunduğu çok önemli olanaklar var. TÜBİTAK MAM merkezinde özellikle gıda sektörüne destek vermek üzere yeni kurulmuş bir oluşum var. Gıda sektöründe faaliyet gösteren özellikle küçük kuruluşlar, hatta bu işe yeni başlayanlar balıkçılıktan çay endüstrisine kadar çeşitli alanlarda çok düşük maliyetlerle pilot üretim tecrübesi edinebilirler.

TÜBİTAK'ın bence orada sağladığı imkan sadece bizim için değil, Türkiye'de gıda sektöründe faaliyet gösteren tüm firmalar için çok kıymetli ve değerli. Mümkün olduğunca çok firmanın özellikle KOBi'lerin dahil olmasını biz de desteklemek isteriz."

Basın toplantısında Balparmak AR-GE ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı tarafından ürünlere ilişkin sunum yapıldı.

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yeşilada da ürünlerin geliştirilme süreçlerine ilişkin bilgi verdi.

Toplantı, Balparmak'ın AR-GE merkezinin basın mensuplarına gezdirilmesinin ardından sona erdi.