Ercan Çankaya - Haber Merkezi
Türk-İş, temmuz ayında açlık sınırının 19 bin 234 liraya yükseldiğini, yoksulluk sınırının da 62 bin lirayı aştığını açıkladı. Gıda fiyatlarıysa geçen aya göre yüzde 1,35 oranında bir artış kaydetti. Bekar bir çalışanın yaşama maliyetiyse 24 bin 902 liraya yükseldi.
Araştırmaya göre temmuz ayında 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden 'açlık sınırı' asgari ücretin 2 bin 232 lira üzerinde gerçekleşti.
Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen 'yoksulluk sınırı' ise 62 bin 653 liraya yükseldi.
Ankara'da yaşayan dört kişilik ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde yüzde 1,35 arttı. Son 12 ay itibarıyla değişim oranı yüzde 64,99 olarak hesaplandı. Halkın enflasyonu olarak bilinen mutfak enflasyonundaki yıllık değişimse yüzde 81,16 oldu.
Artış geçici de olsa makro beklentileri sarsacak
Gıda enflasyonunun Haziran ayındaki durağan seyrinin ardından Temmuz ayında gelen bu ciddi artışla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Okan Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Ali Poyraz Gürson, İsrail ve Lübnan Hizbullah’ı arasındaki çatışma ihtimalinin jeopolitik riskleri artırmasının tedarik zincirleri üstündeki etkisine dikkat çekti.
Ortadoğu’da ikinci bir sıcak çatışma ihtimalinin petrol fiyatlarını yükselttiğini belirten Gürson, sonuç olarak bunun da tedarik zincirlerini ve dolayısıyla gıda enflasyonunu etkilediğini vurguladı. Bu artışın geçici olabileceğine dikkat çeken Gürson, geçici de olsa makro çerçevedeki beklentileri değiştireceği için yine de ciddi etkileri olabileceğini söyledi.
Asgari ücrete zam ve emekli maaşları yeniden düşünülmeli
Yükselen gıda enflasyonunu halkın cüzdanını nasıl etkileyeceğini sorduğumuz Gürson, şu anda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile sendikaların açıkladığı enflasyon arasında ciddi bir fark olduğunu vurguladı. Fakat her durumda enflasyonun halkın cüzdanını vurduğuna dikkat çeken Gürson, kiraların hâlâ yüksek seyretmesini ve geçen ay elektriğe gelen yüzde 38’lik zammı hatırlatarak asgari ücrete zammın yeniden düşünülmesinin ve emekli maaşlarının yaşanabilir bir seviyeye çekilmesinin önemine işaret etti.