Adın Kadın!

Abone Ol

Kadına Yönelik Şiddeti Bitirmek İçin Birlikte Durma Zamanı

Şiddet şiddeti doğurdu…
Kadın erkeği besledi, büyüttü,kendine oğul,akraba ,sevgili ,eş etti…
Ve sonra O erkek KADINI DÖVDÜ SÖVDÜ ÖLDÜRDÜ…
Bu yılda her yıl olduğu gibi 25 Kasım  "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" olarak anılıcak. Bu özel gün, kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalık yaratmak ve toplumları harekete geçirmek amacıyla söylemlerde dile getirilecek.Peki, bu günü sadece bir hatırlatma olarak değil, kalıcı çözümler arayarak değerlendirmek gerekmez mi?
Kadına yönelik şiddet, maalesef sadece belirli bir coğrafyayla sınırlı değil. Dünya genelinde birçok ülkede, kadınlar yaşamlarını sürdürmeye çalışırken fiziksel, duygusal, ekonomik ve cinsel şiddetle karşılaşıyorlar.
Kadını kurtarmaya ne cezalar yetti  
Ne kanunlar.
Ne de hatırlatmaya çalıştığımız 25 Kasım günleri. 
Bugün kadınlar, çok karanlık bir cümlede durmuş gibi..

Havada kalan ,uçuşan kadın destek sözleri, söylemler, kelimeler..
Bunları duymayan YETKİLİLER.
Feodal dönemden kapital sistem arasında, geçen, zaman içinde azalmayan, artan kadına şiddet olgusu.
Tehlike düzeyini analiz etmek,,koruma kararı vermek, takip etmek ve tedbir almak sıralaması gözetmeksizin yürütülen adli kovuşturmalar neticesinde erkeklerin uyguladığı şiddet ve cinayetler.
Kadınların Kadınlarımızın
Ne sesleri duyuldu
Ne de sessizlikleri…
İlk adım; toplumun genelinde, eğitim kurumlarında, işyerlerinde, medyada ve toplumun diğer kesimlerinde kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık yaratmak olabilse keşke. Hukuki önlemler daha etkin bir şekilde uygulansa, şiddet mağdurlarına destek sağlansa ve suçlular adalet karşısına çıkarılsa. Sadece Kasımlarda birkaç saatliğine konuşulmasa KADIN!
Erkek değildir ki tek kadını ezen. Bazen bir erkek, bazen bir hemcinsi ,bazen de kendisi..!
Kadın da kendini obje olarak değil; gelişimini, bağımsızlığını, özgürlüğünü ele alarak  " kişi" olarak görürse işte o zaman her türlü şiddete karşı koyma konusunda da güçlü olacaktır.
Tıpkı her konuda olduğu gibi sürekli çaba ve kararlılık, gerçek değişimi sağlamak için gereklidir. Unutmayalım ki, kadına yönelik şiddetle mücadelede birlikte durmak, gelecek nesillere daha güvenli, eşit bir dünya bırakmak  için atılacak önemli bir adımdır.
 
Kadınlarımızın daha adil, güvenli ve barışçıl bir dünyada yaşayabilmesi ve takvimlerimizden 25 Kasım’ı çıkarabilmemiz ümidiyle

KADINA ŞİDDETE SON VER!