Kanlı Kontes unvanı verilen korkunç bir kadın kendisi... Kafasının içinde olan şey ise ve sürekli dile getirdiği konu ise, 'bakire kızlar' Görev verdiği hizmetçilerinin başını belaya soksa da kendisi bir soylu ailesine ait. İşte o kadın hakkında gerçekleri sizlere anlatalım!
Báthory, "Kanlı Kontes" olarak da anılmıştır. Kocası öldükten sonra büyücülükle uğraşmaya başlamıştır. At ve türevleri hayvanların kurban edildiği ayinlere katıldığı da söylenmektedir. 40 yaşına geldiğinde, yaşlanıp güzelliğini kaybedeceğini düşünen Báthory, bir gün hizmetkârı olan genç bir kızın saçlarını tararken canını acıtması üzerine ona sert bir tokat atmıştır, genç kızın yüzünden düşen bir damla kan Báthory'nin ellerine dökülmüştür. Báthory bu kanla, kızın gençliğini ve güzelliğini aldığını zannetmiş ve uşağına emir vererek kızın bütün kanını bir küvete doldurtup "kan banyosu" yapmıştır.
İyice yoldan çıkan Báthory, 612 bakire kızı kaçırtıp, bu kızlara tepesinden asılı bir kafeste işkence çektirmiş, kafesten akan kanlarla ise duş almıştır. Yaptıkları anlaşılan Báthory hücreye kapatılmış, 1614 yılında ise hücresinde ölü olarak bulunmuştur. Şizofreni hastasıdır. Aynı zamanda Bram Stoker'in Dracula isimli romanının, III. Vlad'dan sonraki en büyük esin kaynaklarından birisidir. Ayrıca kanlı kontes olarak da bilinen Madam Báthory'nin küçüklükte yaşadığı öne sürülen bir rivayet vardır.
Báthory annesiz ve babasız amcasının evinde yaşamaktadır. Báthory küçüklükte kişilik bozukluğu yaşamıştır ve bunun sebebi amcasının ve yengesinin işkenceye düşkün insanlar olması ve küçük kız Báthory'nin önünde bir adama işkence yapmak için bir atı ikiye bölüp içine o adamı içine koymuş ve yine Báthory'nin önünde bu atı tekrar diktikleri ve bugünden sonra Báthory'nin işkenceye meraklı olmaya ve normal çocukların oynadığı oyunlardan uzak durmaya başlamıştır. Madam Báthory küçüklükten gelen kişilik bozukluğu hastalığı yüzünden ruhsal olarak üzerine sıçrayan kanın onu güzelleştirdiğini düşünmektedir.
Macaristan Krallığı’nın en ünlü soylu ailelerinden biri olan Báthory ailesinden gelen Kontes Elizabeth Báthory ve kızı Celile, tarihin en kötü şöhretli kadınları listesinde kuşkusuz ilk sıralarda yer alıyorlar.
Báthory, 54 yıllık yaşamı boyunca işlediği korkunç cinayetler nedeniyle de dünyanın en ünlü kadın seri katili unvanını taşıyor. 15 yaşındayken evlendirildiği kocası Ferenc Nádasdy’nin ölümünden sonra suç ortağı hizmetçileriyle birlikte yüzlerce (söylentiye göre 650) genç kızın işkence edilerek öldürülmesinden sorumlu tutulan Báthory, ömrünün kalan 4 yılını kendi şatosu olan Csejte’de küçük bir odaya hapsolmuş bir şekilde geçirdi.
Cinayetleri bizzat işlettiği yardımcıları korkunç cezalar alırken Báthory bir soylu olduğu için ne yargı önüne çıkartılmış ne de söz konusu suçlardan hüküm giymiştir.
İçerik: Merve Şişman
Yapım: Mehmet Ali Üzümcü